İzmir
İzmir | |
---|---|
Şehir | |
Takma ad: Ege'nin İncisi | |
Sloganlar: Yaşayan Şehir, Yaşanacak Şehir | |
![]() İzmir'in İzmir ilindeki konumu | |
Koordinatlar: 38°24′00″N 27°10′00″E / 38.4°K 27.166667°D | |
Ülke | Türkiye |
İl | İzmir |
İlk yerleşim | MÖ 3. binyıl |
İdare | |
• Tür | Belediye başkanı-meclis |
• Organ | |
• Belediye Başkanı | Cemil Tugay (CHP) |
Yüzölçümü | |
• Toplam | 944 km² |
Rakım | 2 m |
En yüksek nokta | 2.159 m (7.083 ft) |
En alçak nokta | 0 m (0 ft) |
Nüfus (2023) | 2.948.609 |
• Sıra | 3. |
• Yoğunluk | 3.123,5/km² |
Zaman dilimi | UTC+03.00 (TRS) |
Posta kodu | 35XXX |
Alan kodu | 232 |
ISO 3166 kodu | TR-35 |
Plaka kodu | 35 |
GSYİH (nominal) | 2018[2] |
• Toplam | ₺233,5 milyar (3.) |
• Kişi başı | ₺54.047 (4.) |
İGE (2013) | ![]() yüksek · 2. |
İklim | Csa[4] |
Resmî site İzmir Büyükşehir Belediyesi |
İzmir, Türkiye'de Ege Bölgesi'nde yer alan İzmir ilinin merkezi olan şehirdir. Ülkenin nüfus bakımından en kalabalık üçüncü şehridir. Ekonomik, tarihî ve sosyo-kültürel açıdan Türkiye'nin önde gelen şehirlerinden biridir.
Uzun ve dar bir yapıya sahip olan İzmir Körfezinin başında yer alan İzmir'de Türkiye'nin en büyük yedinci limanı olan İzmir Limanı bulunur. İzmir'in batısında denizi, plajları ve termal merkezleriyle ünlü Urla Yarımadası uzanır. Şehirde 1936 yılından beri her yıl İzmir Enternasyonal Fuarı düzenlenmektedir.
Köken bilimi
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir adının nereden geldiği konusunda kanıtlanmış bir bilgi olmamakla birlikte bir dönem bugünkü İzmir bölgesinde yaşamış olan Erektidlerin Amazonlarla savaşıp galip geldiği; onların önderi olan These'nin de, Amazon kadını Smyrna ile evlenip buraya onun adını verdiği ve İzmir'in adının da Smyrna'dan geldiği en çok kabul edilen görüştür.[5]
Ayrıca bölgede uzun yıllar hakimiyet kuran İyonyalıların lehçesinde kentin adı Smyrne, Atina Lehçesi'nde ise Smyrna diye kullanılırdı. Günümüzdeki Helenler bu kentin adını Smirni biçiminde telaffuz etmektedir. Son yıllarda Efes Antik Kenti civarında da bu adla anılan bir köy yerleşimi izlerine rastlanmıştır. Muhtemelen İzmir'den Efes'e giden bir kraliçenin adını yerleştikleri köye de koydukları düşünülmektedir ki bununla ilgili bilgilere eski kaynaklarda da rastlanmaktadır. Ancak Smyrna sözcüğü Yunanca değil, Ege Bölgesi'ndeki birçok yerleşim adı gibi Anadolu kökenlidir. MÖ 2000 başlarına ait Kayseri Kültepe yerleşiminde ele geçen bazı tablet metinlerinde Tismurna adına rastlanmaktadır. Tismurna'daki "ti" bir ön ek olup bir kişi ya da bir yer adını belirtmektedir. Helenler ya da Bayraklı/Tepekule Höyüğünü mesken tutanlar bu ön eki atıp kente Smurna demişlerdir. Kentin adı tahminen MÖ 3000 ile MÖ 1800 yılları arasında da Smurnu olarak anılıyordu.[6]
Tarihçe
[değiştir | kaynağı değiştir]Antik Çağ
[değiştir | kaynağı değiştir]MÖ 1050 yılı civarında Dorlar'ın Yunanistan (Hellas)'ı istilası sonucu Dorların önünden kaçan kavimler Anadolu'ya geçmişlerdi. Göçler sonunda Yunan anakarasından ayrılan Aioller, Edremit ve Çandarlı Körfezi civarı; İyonlar ise kabaca bu günkü İzmir ili ve civarına yerleşmişlerdi. İzmir'in Bergama ilçesi sınırlarında bulunan, Antik Çağ’da Misya bölgesinin önemli merkezlerinden biri olan Pergamon Antik Kenti'nin yanı sıra, Aiolis bölgesine ait antik kentlerden Kyme ve Pitane de İzmir ili sınırları içerisinde yer almaktadır. MÖ 1000 dolaylarında, Yunan anakarasında Dorların baskısından kaçarak Batı Anadolu’ya yerleşen Akalar tarafından kurulan 12 bağımsız İyon şehir devletinden Phokaia (Foça), Klazomenai, Erythrae, Teos, Kolophon, Lebedos, Ephesos (Efes) olmak üzere 7 tanesi, günümüzde İzmir ili sınırlarında bulunmaktadır.
Eski İzmir (Smyrna) kenti ise, körfezin kuzeydoğusunda yer alan ve yüzölçümü yaklaşık yüz dönüm olan küçük bir yarımada üzerinde kurulmuştu. Sonraki yüzyıllar boyunca Meles Çayı'nın ve bugünkü Yamanlar Dağı'ndan gelen sellerin getirdikleri mil ile bugünkü Bornova ovası oluştu ve yarım adacık, bir tepe hâline dönüştü. İzmir'deki ilk yerleşim yeri olarak tespit edilen Bayraklı/Tepekule Höyüğü'nün çevresindeki yerleşim her ne kadar MÖ 3000 yılından çok daha geriye uzanmakta ise de yapılan son kazılarda henüz MÖ 3000 yıllarına kadar gidilebilmiştir. Kazılarda elde edilen bilgiler ışığında, Erken Tunç Çağında ilk İzmir yerleşikleri evlerini höyüğün en üst katmanında, deniz seviyesinden 3 ila 5 metre yukarıda yer alan kayalar üzerine inşa etmişlerdir. Bulunan çanak ve çömlekler, MÖ 3000–2500 yılları arasındaki Troya/Truva kültürüyle benzerlik göstermektedir.[6][7] Ancak 2005 yılında yapılan kazılarda keşfedilmiş olan Bornova ilçesindeki Yeşilova Höyüğü'nden elde edilen bulgularla kentin tarihinin MÖ 6500 yılına kadar uzandığı keşfedilmiştir. Bu höyükteki buluntular İzmir'deki ilk yerleşimin Neolitik Çağda Bornova Ovası'nda başladığını, yerleşim sayısının Kalkolitik ve Tunç Çağlar süresince artarak devam ettiğini göstermiştir.
Hitit döneminde (MÖ 1800-1200) Anadolu'da yazı kullanılıyordu ve bundan ötürü o dönemde tarih çağına ulaşılmış bulunuluyordu. Ancak MÖ 1200'lerde Troya VII'nin ve Hititlerin başkenti Hattuşa'nın Balkanlar'dan gelen kavimlerce yıkılmasından sonra Orta ve Batı Anadolu yeniden yazısız ve karanlık bir çağa, Demir Çağı'na girdi. Demir Çağı, Anadolu'da yazının yeniden kullanılması ile Frigya Krallığı'nda MÖ 730, geri kalan Orta ve Batı Anadolu'da ise MÖ 650 yılına kadar sürmüştür.
Eski Smyrna
[değiştir | kaynağı değiştir]
Eski Smyrna terimi, Tepekule (Bayraklı)'da bulunan Arkaik Dönem kentini, daha sonra Pagos Dağı'nın (bugünkü Kadifekale) yamaçlarında yeniden kurulan Smyrna kentinden ayırt etmek için kullanılır. Erken ve Arkaik Dönem Smirni'si, başlangıçta muhtemelen kurucusu kabul edilen krala atfen "Tantalus Naulokhon" (Tantalus limanı) şeklinde anılırken sonradan aldığı "Smyrna" ismini almıştır. Kent, Herodot'a göre Aioller tarafından kurulmuş ve daha sonra 13. üye olarak İyonya kentleri arasına katılmıştır. Anadolu'ya ilk gelenler arasında yer alan İyonlar Batı Anadolu kıyılarına yerleşerek İyonyayı oluşturacak 12 kent devletini kurmuşlardı. Smirni(Bayraklı/Tepekule Höyüğü)'de MÖ 1050 yılı civarında kurulmaya başlayan yerleşimin Hellas kökenli olduğu anlaşılmaktadır.[6] Demir Çağı boyunca Eski Smyrna'da Hellas'tan göç eden, Aioller ve İonlar yaşıyordu. Yarımadada yerli halkın yaşadığına dair herhangi bir bulguya rastlanmamıştır. Eski Smyrna'daki Helen yerleşimi, MÖ 1000 yılından itibaren bulunan çanak ve çömleklerle kanıtlanmıştır. Günümüze kadar korunan en eski kalıntılar MÖ 725-700'e kadar uzanmaktadır.
7. yüzyıldan itibaren Smyrna bir şehir devleti kimliğine kavuşmuştur. Yaklaşık bin kişi surların içinde yaşarken, kalan halk tarlaların, zeytinliklerin, üzüm bağlarının, çömlekçi ve taş ustalarına ait atölyelerin bulunduğu civar köylerde yaşıyorlardı. İnsanlar genellikle geçimlerini tarım ve balıkçılıktan sağlıyorlardı. Eski Smyrna'nın en önemli mabedi, MÖ 640-580 yıllarına dayanan ve bugün kısmen restore edilmiş Athena Tapınağı'ydı. Bu dönemde Smyrna, küçük bir kasaba olmaktan çıkıp Akdeniz ticaretine katılan bir şehir merkezi hâline gelmişti. Şehir sonunda on iki İyon kentinden biri oldu ve o dönemin Akdeniz havzasının önde gelen kültür ve ticaret merkezlerinden biri hâline gelmişti. MÖ 650-545 yılları arasında zirveye ulaştı. Yaklaşık yüzyıl süren bu dönem, bütün İyonya uygarlığının en güçlü dönemini oluşturmuştur.[6] Parlak dönemin İzmir'deki en önemli göstergelerinden biri, MÖ 650 civarında yazının yaygınlaşmaya başlamasıdır.[8]
Lidyalılar ve Pers dönemi
[değiştir | kaynağı değiştir]Kentin, başkentlere yakın bir liman konumunda olması Lidyalıları Smyrna’ya çekmiştir. Lidyalılar, Mermnad hanedanı döneminde, MÖ 610-600 yılları arasında şehri ele geçirdi ve bazı bölümlerini yakıp yıktı. Ancak Bayraklı’daki kalıntılar üzerinde yapılan son analizler, tapınağın ya sürekli kullanıldığını ya da Lidya egemenliği döneminde hızla onarıldığını göstermektedir. Kısa bir süre sonra, Anadolu dışından gelen bir istila, Eski Smyrna’nın kent merkezi olarak tarihini fiilen sona erdirdi. Pers imparatoru Büyük Kiros ile Lidya Kralı Kroisos arasındaki savaşın ardından, diğer Ege şehirleriyle birlikte Smyrna da Pers hâkimiyetine girdi. MÖ 386’da, Spartalılar ile Persler arasında imzalanan Antalkidas Antlaşması’yla İyonya ve bu kapsamda Smyrna da Pers hâkimiyetinde kaldı. Athena Tapınağı, MÖ 545 yılında terk edilmiş olsa da yerleşim devam etmiş; ancak bu tarihten sonra yaklaşık iki yüz yıl boyunca Eski Smyrna önemini ve işlevini yitirmiştir.[6]
Hellenistik dönem ve Roma İmparatorluğu dönemi (MÖ 333-MS 395)
[değiştir | kaynağı değiştir]


MÖ 334’te Perslere karşı savaşmak üzere Anadolu’ya geçen ve Ephesos’a kadar ilerleyen Büyük İskender’in, rivayete göre Pagus’ta (Kadifekale) avlandığı sırada dinlenirken gördüğü bir rüya üzerine, burada yeni bir şehir kurulmasını tavsiye ettiği anlatılır. Bugünkü İzmir’in Kadifekale eteklerinde yeniden kurulmasına ve halkın buraya iskân edilmesine, İskender’den sonra Batı Anadolu’ya hâkim olan Antigonos teşebbüs etmiştir. Ancak MÖ 302’de Trakyalı Lysimakhos’la yaptığı savaşta hayatını kaybedince, şehir Lysimakhos’un eline geçmiştir. Antigonos’un başlattığı projeyi, Atina’dan yardım alan Lysimakhos tamamlamıştır.[6] Bu dönemde Smyrna, gerek ticaret gerekse kültür açısından büyük ilerleme kaydetmiş; okulları, hastaneleri, hamamları, gimnazyumları ve tiyatrolarıyla önemli bir kültür merkezi hâline gelmiştir.
MÖ 3. asrın ilk çeyreğinde Lysimakhos'un Seleukos'a mağlûp olmasıyla şehir de el değiştirmiştir. Seleukoslar döneminde Smyrna, yarı bağımsız bir yönetime kavuşmuştur. Seleukos kralı III. Antiohos'a karşı Roma'dan yardım istenmiş ve bu teklif Roma Senatosu tarafından kabul edilmiştir. MÖ 190'da Smyrna halkı, Roma Amirali Gaius Livius idaresindeki donanmaya yardımda bulunmuştur. III. Antiohos diğer şehirlerle birlikte Smyrna'dan da çekildiğini bildirmek mecburiyetinde kalmıştır. Şehrin Roma tarafını tutması, savaşın sonunda özgürlüğüne kavuşmasına ve vergilerden muaf tutulmasına neden olmuştur. Smyrna bundan sonra bir Roma şehri haline geldi. MÖ 49 yılında Jül Sezar ile Pompeius arasında yapılan savaşta, şehir Pompeius’un tarafını tuttuysa da, savaş Sezar’ın zaferiyle sonuçlanmıştır.
Roma Çağı'nda İmparator Hadrianus döneminde (117-138) prokonsül olan Polemon imparatordan şehir için yardım sağladı. Hadrianus Tapınağı, gimnazyum ve buğday pazarı gibi yapılar inşa edildi ve vergi muafiyeti tanındı. Roma döneminde İzmir'de inşa edilen yapılar arasında, Kadifekale'nin kuzeybatı eteğindeki antik tiyatro ve batıdaki stadyumun her ikisinden de pek az iz kalmıştır. Diğer taraftan, İzmir Agorası ya da antik adıyla Smyrna Agorası oldukça iyi korunmuş olup bugün kısaca Agora olarak bilinmektedir.[6] Agora, MS 178'de meydana gelen depremin ardından Roma İmparatoru Marcus Aurelius'un desteğiyle yeniden inşa edilmiştir.
İncil'de sözü edilen Yedi Kilise'den birinin bulunduğu İzmir, Hristiyanlık dininin gelişmesinde önemli bir rol oynar. İzmir'in ilk başpiskoposu olan Aziz Polikarp, İsa peygamberin havarisi olan ve İncil yazarı Yuhanna'nın ilk müritlerinden biridir. Yaklaşık olarak MS 70 yılında Anadolu'da doğmuş, inancından ötürü 23 Şubat 155 tarihinde, İzmir akropolisi üzerinde bulunan stadyumda Romalılar tarafından yakılarak öldürülmüştür.
Orta Çağ'da Smyrna
[değiştir | kaynağı değiştir]
395 yılında Roma İmparatorluğu ikiye bölününce İzmir, çağdaş dönemde "Bizans İmparatorluğu" olarak tanınacak Doğu Roma İmparatorluğu'nun bir parçası oldu.[6] Doğu Roma İmparatorluğu döneminde Emevîler, Selçuklular, Haçlılar ve Cenevizliler kenti ele geçirmek için birbirleriyle savaştılar. Kenti ilk olarak Emevîler 672 yılında denizden zapt edip İstanbul'a yaptıkları akınlarda bir üs olarak kullandılar. Türkler'in İzmir'i ilk kez ele geçirmesi ise 1081 yılında, Selçuklu akıncılarından ve aynı zamanda ilk Türk denizcisi sayılan Çaka Bey'in komutasında oldu.[9] İzmir'den hareketle Ege Adaları ve Çanakkale Boğazı'na düzenlediği akınlarla Bizanslılara korku salan Çaka Bey'in ölümünden sonra Bizanslılar kenti 1098 yılında geri aldılar. 1204 yılında ise şehrin kıyı tarafı Rodos Şövalyeleri'nin eline geçti.[6]
İzmir'in bulunduğu bölge 13. yüzyıl sonlarında Batı Anadolu'da kurulan Türkmen beyliklerinden Aydınoğulları Beyliği'nin kontrolüne girdi. Aydınoğlu Mehmed Bey 1310 veya 1317'de İzmir Yukarı Kale'yi ele geçirdi. Oğlu Aydınoğlu Umur Bey ilk gazâsını İzmir üzerine yaptı. İki buçuk yıl süren kuşatmanın ardından 1328'de şehir halkı liman kalesini teslim etmek mecburiyetinde kaldılar. Kale kumandanı Martino Zaccaria ise Sakız'a gitti. Umur Bey’in seferlerini sonraki yıllarda da sürdürmesi, Latinlerin papaya başvurarak ona karşı bir Haçlı seferi düzenlenmesini istemelerine neden oldu. Kıbrıs, Venedik, Cenova ve Rodos gemilerinden oluşan donanma Aydınoğulları kuvvetlerini yenilgiye uğratarak 28 Ekim 1344'te sahil İzmir'ini Türklerden almayı başardı. İzmir'de ticarî menfaatleri bulunan Rodos şövalyeleri başta olmak üzere Umur Bey'in Mayıs 1347'deki İmroz'a taarruzundan sonra taraflar bir anlaşmaya yaklaştılar. Türkler'in verecekleri bazı ticarî imtiyazlar karşılığında Latinler, sahil İzmir'inin istihkâmlarını yıkarak şehri terk etmek konusunda anlaştılarsa da Papa Clément bunu onaylamayınca Umur Bey sahil İzmir'ini savaşarak almak için harekete geçti. Kale mancınıklarla aralıksız bombardımana tutulurken, lağımlar kazıldı ve hendek dolduruldu. Fakat Mart 1348'de Umur Bey’in bir okla vurularak ölmesi, askerin moralinin bozulmasına ve Yukarı İzmir’e çekilmesine neden oldu. Umur Bey'in yerine geçen Hızır Bey, Latinler'e oldukça geniş imtiyazlar tanıyan bir anlaşma yaptı. Böylece sahil İzmir'i yarım asır daha Latin hâkimiyetinde kaldı.
Bu arada Osmanlı İmparatorluğu 1390 yılında Aydın ili üzerinde hâkimiyet kurdu. Yıldırım Bayezid, tahta geçtikten sonra aleyhindeki diğer beyliklerle beraber Aydınoğulları'nı da ülkesine kattı, ancak sahil İzmir'i Hospitalier Şövalyeleri'nin elinde kaldı. Ankara Muharebesi'ni kazanarak Osmanlı İmparatorluğu'nu mağlup eden Timur'un bizzat komuta ettiği Timur İmparatorluğu ordusu, Aralık 1402'de yaptığı İzmir Kuşatması sonucunda kenti Hospitalier Şövalyeleri'nin elinden aldı ve Aziz Peter Kalesi'ni yerle bir etti. Çelebi Mehmed'in tahtı ele geçirip istikrarı sağlamasıyla Osmanlı Devleti 1415'te, Rodos şövalyeleri ve Midilli prensi gibi Hristiyan beylerinin de yardımıyla on gün süren kuşatmanın ardından İzmir'i Osmanlı topraklarına kattı. Yardımlarından dolayı adı geçen devletlerin tebaalarına bazı imtiyazlar verildi. Bu olaylar sırasında Bizans'ta hapsedilen Aydın beyi Cüneyd Bey, Çelebi Mehmed'in ölümünün ardından hapisten çıkarak Börklüce Mustafa olayına karışarak İzmir'i tekrar ele geçirdi, fakat II. Murad 1424'te şehri kesin olarak zaptetti. Bu tarihten itibaren İzmir, 1919'da Yunanlar tarafından işgaline kadar mutlak olarak Osmanlı hâkimiyetinde kaldı.[6] Eski İzmir’i ilk keşfeden kişi, burayı 1429-1430 ve 1446 yıllarında ziyaret eden Ciriaco d'Ancona'dır.
Osmanlı İmparatorluğu dönemi
[değiştir | kaynağı değiştir]

İzmir, Osmanlıların idaresine geçtikten sonra Aydın sancağına bağlı bir kazanın merkezi haline geldi. Kaza kuzeyde Karşıyaka, doğuda Bornova, Buca, güneyde Torbalı, batıda Çeşme, Seferihisar ve Karaburun'u içine alıyordu ve merkezî olarak İzmir kadısının ikamet ettiği şehir konumundaydı. Başlangıçta Aydın sancağına bağlı olan İzmir, yaklaşık 1573’te Kaptanpaşa eyaletine bağlanan Sığla sancağına katıldı. Orta Çağ'da deniz tarafının Hristiyanlar, kara tarafının Müslümanların elinde oluşu dolayısıyla şehir iktisadî bakımdan sönük kalmış, tamamen Osmanlıların eline geçtikten sonra ancak 17. yüzyıldan itibaren büyük gelişme göstermiştir. 16. yüzyıl sonlarına kadar daha ziyade İstanbul'a ve iç piyasaya mal temin eden bir liman olarak görülüyordu. Şehir o dönemlerde civarındaki tarla, bağ ve bahçelerde yetiştirilen ürünler bakımından kendi kendini idare edecek durumdaydı. İstanbul ve sarayın ihtiyacı olan üzüm, incir, nar, badem, armut, zerdali gibi gıda maddeleri; sabun ve balmumu gibi ihtiyaçlar, ayrıca Tersane ve Istabl-ı Âmire'nin ihtiyacı olan urgan, kendir, yelken bezi, zeytinyağı vb. maddeler 16. yüzyılda İzmir civarından sağlanmakta ve İzmir'den deniz yoluyla sevk edilmekteydi.[10]
İzmir, 1605-1606 yıllarında Celali İsyanları kapsamında Arap Sait ve Kalenderoğlu ayaklanmalarına sahne oldu. Ancak kent, Osmanlı İmparatorluğu'nun 1620 yılında yabancılara tanıdığı kapitülasyonlardan sonra giderek imparatorluğun en önemli ticaret merkezlerinden biri hâline geldi ve 17. yüzyıldan başlayarak iktisadi bakımdan büyük bir gelişme gösterdi. İzmir Limanı kısa sürede iç, dış ve transit ticaretin en önemli merkezi haline geldi. 16. yüzyılda İzmir Limanı’na en çok uğrayan gemiler Venedik, Ceneviz ve Dubrovnik bandıralı olanlardı. Daha sonra bunlara Fransız ve İngiliz gemileri de katıldı. 17. yüzyıl başlarına kadar bu devletlerin İzmir'de konsoloslukları bulunmuyordu. 1610'dan sonra konsolosluklar açılmaya başlandı. Bu arada şehrin nüfus yapısı da değişmeye başladı. 16. yüzyıl kaynaklarına göre İzmir'de on dokuz cami, on sekiz havra ve sadece bir Rum Ortodoks kilisesi bulunuyordu ve kentin dokuz mahallesinden sadece birinde Hristiyanlar yaşıyordu. Dolayısıyla, o dönemde şehir merkezinde Müslüman Türkler çoğunluktaydı; önemli ve köklü bir Musevi cemaati vardı, Hristiyan Rumlar ise azınlıktaydı.
Uluslararası liman şehri
[değiştir | kaynağı değiştir]

Evliya Çelebi, 1672 yılında İzmir'i ziyaretinde, nüfus yapısındaki değişimin ilk gözlemlerini kaydetmiştir ve Alsancak (Punta) mahallesinde giderek artan sayıda yerli gayrimüslimin, Levantenin ve Batılı tüccarın yerleştiğini yazmıştır. Dış ticaret de bu tarihlerden itibaren oldukça yoğunlaştı. İzmir, Anadolu içlerinden gelen kervanların son durağı idi. Kervanların şehre gelip gitmesi ocak ile ekim ayları arasındaydı. 17. yüzyıla kadar Halep-İskenderun yoluyla Avrupa'ya giden İran ipeği, bu yüzyılın ikinci yarısında yön değiştirip Erzurum-Tokat yoluyla İzmir'e gelerek buradan Avrupa'ya sevk edilmeye başlandı. Tournefort'a göre 18. yüzyıl başlarında İzmir'e yılda 2000 balya İran ipeği getiriliyor ve bu ipekler büyük çapta İngiliz ve Fransız tüccarlar tarafından satın alınıyordu. İngiliz Levant Kumpanyası'nın 1713'te İzmir başta olmak üzere bazı Doğu Akdeniz limanlarından yaptığı ipek ihracatı ise 500.000 libreye yaklaşmıştı. Avrupalıların büyük rağbet gösterdiği Ankara ve Beypazarı tiftiği, Bursa ipeği, Antalya'nın orman ürünleri ve Ege'nin pamuğu, Uşak'ın halıları, afyon, meşe palamudu ve başta üzüm ve incir olmak üzere İzmir ve civarının mahsulleri de İzmir'den ihraç ediliyordu. İzmir, Fransız yünlü kumaş ithalatında 18. yüzyılın ikinci yarısı başlarında İstanbul'dan sonra ikinci sırada yer alırken otuz kırk yıl sonra İstanbul'u geride bırakarak ilk sırayı almış, 17. yüzyılda başlayan gelişmesini tamamlayıp Levant iskelelerinin en önemlisi haline gelmiş ve bu üstünlüğünü korumuştur.[12][13]
19. yüzyılda kent Fransız, İngiliz, Hollandalı ve İtalyan tüccarların gözdesidir. Bu gelişmeye paralel olarak Aydın Eyaleti'nin merkezi önce 1841 yılında geçici olarak, sonra da 1850 yılında kesin olarak İzmir'e aktarılmıştır. Aynı yıl Sultan Abdülmecid İzmir'i ziyarete gelmişti. Asrın şartları gereği artan ticaret hacmi daha güvenli ve hızlı olan demiryolu yapımını gerekli hale getirince 1855 Temmuz'unda İzmir'de yaşayan Robert Wilkin adlı bir İngiliz tüccar, kendi ve dört ortağı adına İzmir-Aydın demiryolu için imtiyaz istedi. Mayıs 1857'de İzmir'den Aydın'a Ottoman Railway Company adıyla bir şirket kuruldu ve üç safhada bitirilecek hattın planı yeniden çizildi. Hattın ilk bölümü olan Alsancak – Seydiköy arası 30 Ekim 1858 tarihinde hizmete girdi. Bu hat, Anadolu’daki ilk, Osmanlı İmparatorluğu’ndaki ise Mısır Eyaleti'nde 1856 yılında hizmete giren Kahire - İskenderiye demiryolu hattından sonra ikinci demiryolu hattıydı. İzmir-Aydın arası ise 7 Haziran 1866'da açıldı. Sonraki yıllarda Kasaba hattı Bandırma'ya, Aydın hattı ise Söke'ye kadar uzatıldı. Böylece İzmir, çevresindeki en verimli bölgeye demiryolu ile bağlanmış oluyordu.[14][15] Sultan Abdülmecid'in 1850 yılındaki ziyaretinin ardından 1863 yılında da Sultan Abdülaziz İzmir'i ziyarete gelmişti. Osmanlı şehirlerinde modern belediye teşkilatlanmasına Sultan Abdülaziz döneminde 8 Ekim 1864 tarihli vilâyet nizamnâmesiyle başlanmış bunu takiben 1871 yılında İzmir'de kurulan belediyenin ilk başkanı da Yenişehirlizade Ahmet Efendi olmuştur.[6] Aydın-İzmir demiryolunun inşaatına başlanmasından sonra İzmir'in bir rıhtıma şiddetle ihtiyacı olduğu ortaya çıkınca, gemilerin yükleme ve boşaltmalarında sürat ve kolaylık temin edecek, kordon boyunda oturan yabancıların evlerinin sahile açılan arka kapılarından yapılan kaçakçılığı da önleyecek kazıklar üzerine bir kordon yapılması 1862'de düşünülmüş, bu fikir, sonradan Konak ile Alsancak arasında 4723 arşın uzunluğundaki bir rıhtıma dönüşmüştü. Müteahhit Fransız Dussaud kardeşler tarafından yapılan rıhtım 1876 başında tamamlanıp hizmete açıldı. Rıhtım resminden hükûmet payı olarak ayrılacak % 12 İzmir Belediyesi'ne terk edildi. 1880'li yıllarda körfezin iki yakası arasındaki taşımacılık gayriresmî olarak yürütülüyordu. 13 Temmuz 1883'te tüccardan Yahyâ Hayati Efendi'ye otuz yıl müddetle imtiyaz verildi. İzmir Hamidiye Vapur Şirketi 1884 Şubat'ında seferlerine başladı. İzmir Hamidiye Vapur Şirketi vapurları liman içindeki günlük seferlerden başka körfez içinde Foça ve Karaburun'a, körfez dışında Ayvalık ve Rodos'a kadar gidiyordu. Ancak zamanla şirketin hisseleri yabancıların eline geçti.
19. yüzyıl boyunca da ticaret hacmi bakımından İzmir, Ege ve Akdeniz'deki diğer Osmanlı limanlarının daima önünde yer aldı. 1880’li yıllarda Doğu Akdeniz’in en önemli iki limanı olan Beyrut ve Selanik, İzmir’in dış ticaret hacminin %40’ına bile ulaşamadı. İzmir'in 19. yüzyılın ikinci yarısında ihracatı 3 milyon sterlinin altına hiç düşmedi. 1904 ve 1905 yıllarında ise 5 milyonun üzerine çıktı. İthalat 2-3 milyon civarında gerçekleşti. 19. yüzyılda İzmir Limanı’ndaki gemi trafiği sürekli artış gösterdi. 1863'te 448.807 ton tutarında 1295 gemi limana girmişken buharlı gemilerin sayısının gittikçe artması dolayısıyla 1895'te limana giren 2495 geminin toplam tonajı 1.814.486 oldu.[16][17]
Modern dönem
[değiştir | kaynağı değiştir]Osmanlı İmparatorluğu'nun I. Dünya Savaşı'ndaki yenilgisinden sonra, savaşı kazananlar bir süre için Anadolu'nun büyük bir bölümünü kendi etki bölgelerine ayırmayı amaçladılar ve Sevr Antlaşması uyarınca Osmanlı Devleti'nin batı bölgelerini Yunanistan'a sundular. Şehir, 15 Mayıs 1919 tarihinde Yunan ordusu tarafından işgal edilir. Yunan ordusunun çıkarmasının daha ilk günlerinden, gazeteci Hasan Tahsin’in Yunan müfrezelerine sıktığı "ilk kurşun" ve Albay Fethi Bey ile silahsız askerlerinin şehrin tarihi kışlasında süngüyle öldürülmeleri hadiseleri, direnişin sembolü haline geldi. Sarı Kışla'nın, "Zito o Venizelos" ("Yaşasın Venizelos") diye bağırmayı reddetmeleri gibi olaylar, gerçekleşen sayısız mezalime örnek olarak gösterilir. Ancak Orta Anadolu'ya yönelik Yunan harekâtı hem Yunanistan hem de Anadolu'nun yerel Rumları için felaketle sonuçlandı.
Türk ordusunun 9 Eylül 1922 tarihinde İzmir'e girmesiyle işgal sona erdi. Şehrin geri alınmasının ardından Ortodoks Metropoliti Hrisostomos Kalafatis'in linç edilmesi ve daha sonra çalışma taburlarına gönderilen Ermeni ve Rum erkeklerin katledilmesi gibi olayları, şehrin tarihindeki belki de en büyük felaket olan büyük İzmir Yangını izledi. 13 Eylül 1922 sabahı Basmane semtinde başlayan yangın 2.600.000 metrekarelik bir alanda 20.000'den fazla ev ve iş yerini tahrip etti ve 22 Eylül'e kadar sürdü. Bu yangın ne yazık ki kentin geleneksel alanının dörtte üçünü tahrip etti. Bugün yangın alanının bir bölümünde Kültürpark bulunmaktadır. Yangın Rum ve Ermeni mahallelerini tamamen yok etti, Müslüman ve Yahudi mahalleleri ise hasardan kurtuldu. Bazı tahminlere göre yangından kaynaklanan Rum ve Ermeni ölümleri 10.000 ila 100.000 arasında değişmektedir. Tahminen 50.000 ila 400.000 arasında değişen sayıda Rum ve Ermeni mülteci, yangından kaçmak için sahili tıkadı ve yaklaşık iki hafta boyunca ağır koşullar altında orada kalmaya zorlandı. 24 Eylül'de, müttefiklerin gözetiminde limana giren ilk Yunan gemileriyle birlikte Rumların sistematik tahliyesi başladı. Toplamda 150.000 ila 200.000 Rum tahliye edildi. Geriye kalan Rumlar ise, Yunan-Türk Savaşı'nı resmen sona erdiren Lozan Antlaşması'nın bir şartı olan Yunanistan ile Türkiye arasındaki nüfus mübadelesinin bir parçası olarak 1923'te Yunanistan'a gitti. Böylece İzmir’deki Rum nüfus tamamen ortadan kalktı.[18][19][20][21][22]
1923 yılında, Cumhuriyetin ilanından birkaç ay önce, yeni Türkiye'nin ekonomik sorunlarının tartışıldığı bir kongre olan İzmir İktisat Kongresi'ne İzmir ev sahipliği yapmıştır.[6] Cumhuriyetin ilanının ardından şehir yavaş yavaş yeniden inşa edildi. Alsancak'ta kuzeye doğru ilerleyen Kızılçullu deltasının doğusundaki koy şimdi İzmir'in ticaret limanı ve ona bağlı tesislerle donatılmıştır. Deltanın batı yarısında, Alsancak ile Konak Meydanı arasında uzanan birbirine paralel birkaç Kordon İzmir'in en canlı kesimini oluşturur. Yalnızca Ege ovalarından değil, İçbatı Anadolu, Göller Yöresi ve İç Anadolu’nun komşu kesimlerinden gelen ihraç ürünlerinin de İzmir’e gönderilmesi, kentin Türkiye ihracatının yaklaşık yarısını gerçekleştiren önemli bir liman haline gelmesini sağlamıştır. İzmir'de endüstrinin gelişmesini iş gücü bolluğu ve büyük şehirdeki tüketim ihtiyacı da hızlandırmıştır. Böylece İzmir, Türkiye'nin İstanbul'dan sonra ikinci önemli ticaret limanı ve ikinci endüstri merkezi durumuna yükselmiştir. İzmir’in ticaret etkinliğinin artmasında, her yıl Kültürpark’ta düzenlenen İzmir Fuarı’nın da büyük etkisi olmuştur. İzmir Limanı'nın ihracatı arasında tütün, pamuk, kuru üzüm, incir, palamut, meyankökü, afyon, baklagiller, tahıl, zeytinyağı, halı, ham madenler ilk sırayı alır. İzmir Limanı’nda yıl boyunca süren bir canlılık olsa da, yaz sonunu izleyen birkaç ay içinde bu hareketlilik en yüksek düzeye ulaşmaktadır.
İzmir, 1984 yılında çıkarılan 2972 sayılı kanun[23] ve 195 sayılı kanun hükmünde kararname[24] sonucu İstanbul ve Ankara ile birlikte büyükşehir unvanı kazandı. Aynı yıl çıkarılan 3030 sayılı kanun ile büyükşehir ve ilçe belediyeleri statüleri netleşti.[25] Başlangıçta üç ilçe (Bornova, Karşıyaka, Konak) İzmir Büyükşehir Belediyesinin sınırlarına dahil edildi. 2004 yılında çıkarılan 5216 sayılı kanun ile büyükşehir belediyesinin sınırları valilik binası merkez kabul edilerek yarıçapı 50 kilometre olan dairenin sınırlarına genişletildi.[26] Bu sınırlar içinde kalan 21 ilçe, yeni düzenlemeyle büyükşehir ilçe belediyesi statüsüne kavuştu.[26] 2012 yılında çıkarılan 6360 sayılı kanun ile 2014 Türkiye yerel seçimlerinin ardından büyükşehir belediyesinin sınırları il mülki sınırları oldu.[27]

Coğrafya
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir şehri, İzmir Körfezi'nin güneydoğu ucunda konumlanmıştır. Şehrin yüzölçümü 944 km2'dir.[1]
İklim
[değiştir | kaynağı değiştir]Akdeniz ikliminin etkili olduğu İzmir'de yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer.[4] Yılda, hava sıcaklığının sıfırın altına düştüğü gün sayısı yaklaşık ondur.[28] Yılda yaklaşık 100 gün boyunca hava sıcaklığı 30 derecenin üzerine çıkar.[28] Kar yağışı nadir görülür.[28] Yıllık yağış miktarı 700 ile 1.200 mm arasındadır.[28] Yaz aylarında, şehre özgü olan ve imbat adı verilen serin rüzgârlar eser. [28] Yıllık ortalama deniz suyu sıcaklığı 18,5 °C'dir.[29] Şehirde şimdiye kadar ölçülen en yüksek kar kalınlığı, 31 Ocak 1945’te 32 cm olmuştur. En yüksek rüzgâr hızı ise 29 Mart 1970’te 127,1 km/saat olarak kaydedilmiştir. Bir günde kaydedilen en yüksek miktarda yağış, 29 Eylül 2006 tarihinde 145,3 mm olarak ölçülmüştür.[30]
![]() ![]() | |||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Aylar | Oca | Şub | Mar | Nis | May | Haz | Tem | Ağu | Eyl | Eki | Kas | Ara | Yıl |
En yüksek sıcaklık (°C) | 22,4 | 27,0 | 30,5 | 32,5 | 37,6 | 41,3 | 43,2 | 43,0 | 40,1 | 36,0 | 30,3 | 25,2 | 43,0 |
Ortalama en yüksek sıcaklık (°C) | 12,4 | 13,6 | 16,2 | 20,9 | 26,1 | 30,7 | 33,2 | 32,9 | 29,1 | 23,9 | 18,5 | 14,0 | 22,6 |
Ortalama sıcaklık (°C) | 8,7 | 9,5 | 11,6 | 15,8 | 20,8 | 25,5 | 28,0 | 27,6 | 23,6 | 18,7 | 14,1 | 10,4 | 17,9 |
Ortalama en düşük sıcaklık (°C) | 5,7 | 6,2 | 7,6 | 11,1 | 15,4 | 19,8 | 22,4 | 22,3 | 18,6 | 14,5 | 10,7 | 7,5 | 13,5 |
En düşük sıcaklık (°C) | −8,2 | −5,2 | −3,8 | 0,6 | 4,3 | 9,5 | 15,4 | 11,5 | 10,0 | 3,6 | −2,9 | −4,7 | −8,2 |
Ortalama yağış (mm) | 132,7 | 102,2 | 76,1 | 45,4 | 31,1 | 9,9 | 1,7 | 2,9 | 13,6 | 43,8 | 92,9 | 143,1 | 695,4 |
Kaynak: Meteoroloji Genel Müdürlüğü[31] |
Nüfus
[değiştir | kaynağı değiştir]1893 yılı Osmanlı nüfus sayımına göre, İzmir merkezde yaşayan kişi sayısı 207.548 idi. İzmir'de yaşayan Türklerin sayısı 79.288 idi ve bu rakam nüfusun %38’ini oluşturuyordu. Rumlar nüfusun %26’sını, Osmanlı tebaasında olmayan yabancılar %25’ini, Yahudiler %7’sini ve Ermeniler %3’ünü oluşturuyordu. İzmir'deki nüfusun %55'i Hristiyan, %38'i Müslüman ve %7'si Museviydi.
Kentin nüfusu, özellikle 1970-1985 yılları arasında önemli ölçüde artış göstermiştir. 1945 yılına kadar İzmir, Türkiye'nin en büyük ikinci şehri konumundaydı. TÜİK verilerine göre İzmir, en fazla göçü sırasıyla Manisa (186.000 kişi), Mardin (130.000 kişi), Erzurum (126.000 kişi), Konya (120.000 kişi), Aydın (84.000 kişi) ve Afyonkarahisar’dan (83.000 kişi) almıştır. Ayrıca, diğer illerin nüfusuna kayıtlı çok sayıda kişi de İzmir’de yaşamaktadır. İzmir, genel olarak Türkiye’nin birçok şehrinden yoğun göç almıştır.
Yıllara göre istatistikler
[değiştir | kaynağı değiştir]Yıl | Boşanma Sayısı | Doğum Sayısı | Evlenme Sayısı | Ölüm Sayısı |
---|---|---|---|---|
2001 | 8.200 | 48.460 | 23.429 | |
2002 | 8.104 | 44.176 | 23.964 | |
2003 | 7.598 | 44.676 | 27.067 | |
2004 | 8.033 | 46.779 | 29.722 | |
2005 | 8.647 | 49.050 | 29.303 | |
2006 | 8.820 | 50.692 | 30.534 | |
2007 | 8.563 | 53.857 | 30.960 | |
2008 | 9.531 | 54.433 | 31.985 | |
2009 | 10.475 | 50.838 | 29.582 | 21.930 |
2010 | 10.986 | 50.303 | 30.369 | 21.713 |
2011 | 11.149 | 50.963 | 31.756 | 22.973 |
2012 | 10.868 | 53.971 | 32.403 | 23.278 |
2013 | 10.789 | 53.376 | 32.219 | 22.136 |
2014 | 11.069 | 55.906 | 32.054 | 23.463 |
2015 | 11.481 | 55.946 | 32.469 | 24.644 |
2016 | 11.049 | 54.623 | 32.354 | 26.214 |
2017 | 10.939 | 53.895 | 30.726 | 26.534 |
2018 | 12.053 | 51.617 | 29.588 | 26.480 |
2019 | 12.900 | 48.046 | 28.654 | 27.587 |
2020 | 10.787 | 44.691 | 26.131 | 29.940 |
2021 | 13.451 | 43.376 | 29.692 | 34.219 |
2022 | 13.864 | 41.900 | 30.393 | 32.648 |
2023 | 13.701 | 38.864 | 30.475 | 30.820 |
2024 | 13.872 | 36.709 | 29.600 |
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi'nin 2023 verilerine yaklaşık 2 milyon 950 bin kişilik nüfusuyla İzmir, Türkiye'nin en kalabalık üçüncü şehridir.[33] Şehrin en kalabalık ilçesi, yaklaşık 523 bin kişiyle Buca’dır. Onu, 476.500 kişiyle Karabağlar ve 447.553 kişiyle Bornova izlemektedir. En az nüfusa sahip ilçesi ise yaklaşık 38 bin kişiyle Güzelbahçe'dir. Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu ilçe, kilometrekare başına yaklaşık 13.638 kişiyle Konak'tır.
Ekonomi
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir ekonomisi, Osmanlı İmparatorluğu'nda olduğu gibi tarım ağırlıklıydı. Tarım üretimi, yurt dışından gelen talepler doğrultusunda şekilleniyordu. Başlıca tarım ürünleri arasında incir, pamuk, tütün ve üzüm yer alıyordu. 1919'da gerçekleşen İzmir'in İşgali tarım sektörünü olumsuz etkiledi. Tarım işçilerinin çoğunluğunu oluşturan Müslüman Türklerin, savaşlar ve işgal nedeniyle sayıca azalması, bu olumsuzlukların başında geliyordu. Cumhuriyetin ilanından sonra, iş gücü yeniden üretim yapabilecek düzeye ulaştı.[34][35]
Türkiye'nin en büyük yedinci limanı olan İzmir Limanı kent ekonomisinde önemli bir role sahiptir. Gaziemir'de bulunan Ege Serbest Bölgesi (ESBAŞ), Türkiye'nin en büyük ticaret hacmine sahip serbest bölgelerinden biri olup, İzmir ekonomisine istihdam ve ihracat bakımından ciddi katkı sağlamaktadır. Brookings Enstitüsü ve JP Morgan Chase'in 2014 yılı verileri temel alınarak hazırlanan ekonomide yükselen kentler sıralamasında İzmir, 300 şehir arasında Makao'nun ardından ikinci sırada yer aldı.[36][37]
Kültür
[değiştir | kaynağı değiştir]
Müzeler
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir'in önde gelen müzeleri, şehir merkezi Konak'ta yer alır. İlk olarak 1906 yılında Fransız Başkonsolosluğu tarafından kullanılması amacıyla inşa edilen Arkas Sanat Merkezi, 1906’da yapılmamıştır; binası o tarihte yapılmış, sonradan sanat merkezine dönüştürülmüştür.[38] Yaklaşık iki yüz binden fazla Antik Antik Yunan, Roma ve Bizans eserini barındıran İzmir Arkeoloji Müzesi, şehrin en büyük müzelerinden biridir.[39] Eskiden St. Roch Hastanesi olarak kullanılan İzmir Etnografya Müzesi’nde, günümüzde Türk ve Osmanlı mirasına ait eserler sergilenmektedir.[40]
İzmir Resim ve Heykel Müzesi Avrupa’dan getirilen eserlerle oluşturulmuş önemli bir sanat merkezidir ve zamanla sanatseverlerin ilgi odağı hâline gelmiştir.[41] Kent sınırları içerisindeki diğer önde gelen müzeler arasında tarihte önemli Türk kadınlarını tanıtan İzmir Kadın Müzesi, 300'den fazla maskeyle Türkiye'de bir ilk olan Mask Müzesi, Alsancak Garı'nın yanında yer alan TCDD 3'üncü Bölge Müze ve Sanat Galerisi, modern kazılarla ortaya çıkarılmış eserlerin sergilendiği Tarih ve Sanat Müzesi, Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü'nün İzmir'de kaldıkları süre boyunca kullandıkları kişisel eserlerin yer aldığı Atatürk Müzesi’nin yanı sıra, 19. yüzyıldan günümüze uzanan kültürel mirası, tarihi yapıları ve belediye arşivlerini barındıran Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi de şehirde yer almaktadır.[42] Geçici Dünya Mirası listesinde yer alan ve geçmişte kentin kültürel, ekonomik ve siyasal merkezi olan Smyrna Agorası, günümüzde zengin bir tarihi miras sunmaktadır. Alan, bünyesinde birçok tarihi yapıyı barındırır. Dünyada kent sınırları içerisinde yer alan en büyük agoralardan biridir.[43]
Körfezin karşı kıyısında yer alan Karşıyaka, MÖ 10'uncu yüzyıl ila MS 3'üncü yüzyıl arasında yer alan yapı ve heykellerin sergilendiği Bostanlı Açık Hava Arkeoloji Müzesi'ne ev sahipliği yapar.[44] Şehrin batı ucundaki Balçova ilçesinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından işletilen İnciraltı Deniz Müzesi yer alır. Bu müzede TCG Piri Reis denizaltısı, bir deniz havacılık helikopteriyle birlikte TCG Ege Fırkateyni ve TCG Kasırga hücumbotu sergilenmektedir. Hemen yanındaki müze binasında ise Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerine ait denizcilik üniformaları, bröveler, silahlar ve harp sistemleri ziyaretçilere sunulmaktadır.[45]

LGBT kültürü
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir, sıklıkla "Türkiye'nin en liberal şehri" olarak anılır.[46][47] İlk kez 2012'de düzenlenen İzmir Onur Yürüyüşü, 2018 yılında 50 bin katılımcıyla en yüksek katılımına ulaşmıştır. İzmir'de düzenlenen Onur Yürüyüşü, İstanbul Onur Yürüyüşünden sonra Müslüman çoğunluklu ülkelerdeki en büyük ikinci LGBTİ+ etkinliğidir.[48] Demokratik gerileme sonucunda hükûmet onur yürüyüşlerini yasaklasa da insanlar sahte tarih ve lokasyonlar verip polisi atlatarak bu yıllık geleneği sürdürmeye devam etmektedir.[49][50]
Büyükşehir belediyesi bünyesinde, LGBTİ+ bireylerin sorunlarına çözüm üretmek amacıyla kurulmuş bir daire başkanlığı bulunmaktadır. Birçok politikacının eşcinsel haklarını açıkça desteklemesi ve bu konuda sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yapması, Türkiye'nin diğer bölgelerine kıyasla belirgin bir fark oluşturmaktadır.[51][52]
Fuarcılık
[değiştir | kaynağı değiştir]
İlk kez 1923 yılında, İzmir İktisat Kongresi ile birlikte Mustafa Kemal Atatürk tarafından açılan İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF)[53], her yıl Eylül ayında İzmir'in kurtuluş günü olan 9 Eylül tarihini kapsayan on günlük bir sürede Kültürpark'ta düzenlenen Türkiye'nin en köklü, en tanınmış ve en kapsamlı fuarıdır. Öte yandan İEF, Kültürpark alanında düzenlenen ve büyük bölümü uluslararası nitelik taşıyan 37 ihtisas fuarından yalnızca biridir. Ancak uluslararası nitelikli ihtisas fuarlarının çoğu 25 Mart 2015 tarihi itibarıyla Gaziemir ilçesinde hizmete giren Fuar İzmir'de düzenlenmektedir.
İzmir, dünyanın en büyük organizasyonlarından biri olan Expo'yu düzenlemek üzere Expo 2015 için "Daha iyi bir dünya için yeni yollar ve herkes için sağlık" teması ile aday olmuştur. Ancak 31 Mart 2008 tarihinde, 151 BIE delegesinin katılımıyla Paris'te gerçekleştirilen oylama sonucunda, Expo 2015'in İtalya'nın Milano kentinde yapılmasına karar verilmiştir. Benzer şekilde Expo 2020 için de aday olmuş ancak oylama sonucunda ev sahibi şehir olarak belirlenmemiştir. Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Birliği (AIPH), Expo 2026 etkinliğinin "Uyum İçinde Yaşamak" temasıyla 1 Mayıs-31 Ekim 2026 tarihleri arasında İzmir'de gerçekleştirilmesine karar vermiştir.[54]
Mutfak
[değiştir | kaynağı değiştir]Ege Bölgesi, zeytin üretiminin yoğun olduğu bir bölge olup zeytinyağlı yemekleriyle ve mezeleriyle tanınır. Ancak İzmir mutfağı, rafine bir çizgiden çok farklı kültürlerin izlerini taşır. Çünkü İzmir mutfağında Osmanlı yemek geleneklerinin yanı sıra Musevi, Ermeni ve Rum mutfaklarından izler bulunur.
Ege, balık çeşitliliğinin yanı sıra zengin yöresel yeşillikleriyle de dikkat çeker. Deniz börülcesi, ıspanak, cibez otu, arapsaçı, ısırgan otu gibi çeşitli otlarla yapılan salatalar meşhurdur. Bunların yanı sıra İzmir köftesi, midye dolması ve boyoz da şehrin öne çıkan lezzetlerindendir.
Sanat
[değiştir | kaynağı değiştir]Şehirdeki kültür merkezlerine örnek olarak Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi ile yapımı devam eden İzmir Opera binası gösterilebilir.
1993 yılından beri düzenlenen İzmir Avrupa Caz Festivali, İzmir Kültür Sanat Eğitim Vakfı tarafından organize edilmektedir.[55]
Şehirde; İzmir Devlet Tiyatrosu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Konak Kent Tiyatrosu, İzmir Sanat Tiyatrosu, Sahne Tozu Tiyatrosu, Ege Sanat Atölyesi, İzmir Tiyatro, Güzel Sanatlar Oyuncuları, Duvara Karşı Tiyatro Topluluğu, Ege Üniversitesi Tiyatro Topluluğu gibi pek çok tiyatro grubu ve sahnesi yer almaktadır.
Spor
[değiştir | kaynağı değiştir]Futbol
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir, Türkiye'nin köklü futbol geçmişine sahip şehirlerinden biridir. Şehir, birçok profesyonel futbol kulübüne ev sahipliği yapmaktadır. İzmir’in en önemli futbol takımları şunlardır:
- Karşıyaka Spor Kulübü: 1912 yılında kurulan Karşıyaka, özellikle taraftar kültürüyle bilinir. Karşıyaka – Göztepe rekabeti, Türk futbolunun en bilinen derbilerindendir.
- Altay Spor Kulübü: 1914 yılında kurulan Altay, İzmir’in en eski ve en köklü futbol kulüplerinden biridir. Türkiye futbol tarihine önemli futbolcular kazandırmış ve Süper Lig’de uzun yıllar mücadele etmiştir.
- Bucaspor: 1928 yılında kurulan Bucaspor, uzun yıllar profesyonel liglerde mücadele etmiş ve 2010–11 sezonunda Süper Lig'de yer alarak önemli bir başarıya ulaşmıştır. Kulüp, özellikle altyapıdan yetiştirdiği oyuncularla tanınmaktadır.
- Altınordu Futbol Kulübü: 1923 yılında kurulan Altınordu, son yıllarda özellikle altyapı yatırımları ve genç oyuncu yetiştirme politikasıyla dikkat çekmektedir. Kulüp, yalnızca Türk oyuncularla mücadele etmektedir.
- Göztepe Spor Kulübü: 1925 yılında kurulan Göztepe, Türk futbol tarihinde Avrupa kupalarında yarı final oynamış ilk Türk takımıdır. 1968–69 sezonunda Fuar Şehirleri Kupası'nda yarı finale çıkarak büyük bir başarıya imza atmıştır.
Basketbol
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir, basketbolda da köklü bir geçmişie sahiptir. İzmir’in en önemli basketbol takımları şunlardır:
Pınar Karşıyaka: Karşıyaka Spor Kulübü’nün basketbol şubesidir. Türkiye Basketbol Süper Ligi’nin köklü ekiplerinden biri olan Pınar Karşıyaka, 1986–87 ve 2014–15 sezonlarında Türkiye Basketbol Ligi şampiyonu olmuştur. 2013 ve 2021 yıllarında Avrupa'da FIBA organizasyonlarında final oynamış ve Türk basketbolunun uluslararası alandaki temsilcilerinden biri hâline gelmiştir.
Petkimspor: Aliağa ilçesinde faaliyet gösteren Petkimspor, Basketbol Süper Ligi’nde mücadele etmektedir. Özellikle son yıllarda ligde kalıcı olmayı başarmış ve altyapı çalışmalarıyla dikkat çekmektedir.
Voleybol
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir’in en tanınmış voleybol kulübü Arkas Spor'dur. Erkek voleybol takımı, Türkiye Erkekler Voleybol Ligi’nde birçok kez şampiyonluk mücadelesi vermiştir. 2008–09 sezonunda CEV Challenge Kupası’nı kazanarak Avrupa’da kupa kazanan ilk Türk erkek voleybol takımı olmuştur. Altyapı çalışmaları ve uluslararası düzeydeki başarılarıyla dikkat çeker.
Atletizm ve Diğer Sporlar
[değiştir | kaynağı değiştir]Enka Spor Kulübü (İzmir Şubesi) ve İzmir Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü, atletizm, yüzme ve yelken gibi branşlarda faaliyet göstermekte ve Türkiye şampiyonalarında başarılı sporcular yetiştirmektedir.
İzmir aynı zamanda universitelerarası spor müsabakalarında da güçlüdür. Özellikle Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi, basketbol, voleybol ve yüzme dallarında ulusal düzeyde dereceler elde etmiştir.
Şehir, 1971 Akdeniz Oyunları ve 2005 Dünya Üniversite Yaz Oyunları'na ev sahipliği yapmıştır.
Yönetim
[değiştir | kaynağı değiştir]1967 Van doğumlu Cemil Tugay (CHP), 31 Mart 2024 seçimlerinde %48,97 oy oranıyla İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiştir. Tugay, daha önce Karşıyaka Belediye Başkanıydı.[56]
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi üye sayısı 176'dır. CHP 115, AK Parti 47, İYİ Parti ve MHP 7'şer üyeye sahiptir.[57]
Eğitim
[değiştir | kaynağı değiştir]
Eğitim ve öğretim açısından Türkiye'nin önemli merkezlerinden biri olan İzmir'de çeşitli okul öncesi eğitim kurumu, ilköğretim ve ortaöğretim okulu bulunmaktadır. Türkiye'nin en eski liseleri ve özel eğitim kurumları arasında yer alan ve İngilizce eğitim veren [58] Özel İzmir Amerikan Koleji (American Collegiate Institute), Fransızca eğitim veren Özel İzmir Saint-Joseph Lisesi (Lycée Saint-Joseph d'Izmir[59]) ve İzmir Özel Tevfik Fikret Lisesi (Lycée de Tevfik Fikret), İzmir'in Konak ilçesinde yer almaktadır. 1983 yılında eğitim vermeye başlayan ve Ege Üniversitesi kampüsü içerisinde bulunan İzmir Fen Lisesi Türkiye'nin en eski 3. fen lisesidir. Ayrıca İzmir şehrinde dört devlet ve üç vakıf üniversitesi bulunmaktadır. Bu üniversitelerde, şehirde yaşayan öğrencilere olduğu gibi, şehir dışından ya da öğrenci değişim programı ile yurt dışından gelen öğrencilere de eğitim verilmektedir.[60][61][62]
Medya
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir'de ilk gazete 1821'de yayımlanmaya başlayan Fransızca bir gazeteydi. Türkçe yayımlanan ilk gazete ise 1868 yılında çıktı. O dönemde şehirde Rumca, İbranice ve Ermenice gazeteler de yayımlanıyordu.[63] Geçmişte farklı dillerde yayın yapan gazetelere ev sahipliği yapan İzmir’de, günümüzde ulusal televizyon kanalları, radyolar ve gazetelerin yanı sıra yerel yayın yapan kitle iletişim araçları da bulunmaktadır.
Altyapı
[değiştir | kaynağı değiştir]Sağlık
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir Bayraklı Şehir Hastanesi, 16 Ekim 2023 tarihinde hizmete girmiştir ve Ege Bölgesi'nin en büyük hastanesi olup, Türkiye'nin dördüncü en büyük hastanesidir. Hastane, toplam 2.060 yatak kapasitesiyle önemli bir sağlık tesisi olarak öne çıkmaktadır.
Ulaşım
[değiştir | kaynağı değiştir]Adnan Menderes Havalimanı'ndan Türkiye'nin ve dünyanın birçok noktasına uçak seferleri düzenlenmektedir. Demiryolu ile Basmane Garı'ndan Tire, Ödemiş, Söke, Aydın, Nazilli, Denizli, Balıkesir, Bandırma, Uşak, Afyonkarahisar, Isparta, Konya ve Ankara'ya gün içerisinde karşılıklı tren seferleri yapılmaktadır.
İzmir'de toplu ulaşım 1880'lerde başladı. Bu dönemde yalnızca atlı tramvaylar ve vapurlar kullanılmaktaydı. Atlı tramvayların yerini 1928'de elektrikli tramvaylar aldı. Otobüsler ise 1932 yılında hizmete girmiştir. 1954'te tramvaylar kaldırılırken aynı yıl hizmete alınan troleybüsler 1992'ye kadar çalıştı. 21. yüzyıla gelindiğinde de metro ve banliyö trenleri kullanıma girdi. 2017'de ise tramvaylar yeniden hizmete alındı.
Kent içi toplu ulaşım İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yetki ve sorumluluğundadır. Toplu ulaşım hizmetlerinin hat ve güzergâhları ile birbirini tamamlaması için otobüs-vapur-metroda ulaşım bütünlüğü sağlanmıştır. Tüm toplu ulaşım araçlarında kullanılan İzmirim Kart adlı elektronik kart, hem ulaşımın bütünlüğünü sağlamakta hem de ulaşımı hızlandırmaktadır.
Kardeş şehirler
[değiştir | kaynağı değiştir]İzmir'in yirmi altı tane kardeş şehri bulunmaktadır. Ayrıca üç şehirle iş birliği protokolü yapılmış olup dört şehirle de iyi niyet mektubu imzalanmıştır.[64]
Ayrıca bakınız
[değiştir | kaynağı değiştir]Kaynakça
[değiştir | kaynağı değiştir]- ^ a b "İl ve İlçe Yüz Ölçümleri" (PDF). Harita Genel Müdürlüğü. 24 Ekim 2019 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2019.
- ^ Özkul, İsmet (25 Aralık 2019). "81 ilin 2018 yılı GSYH ve büyüme karnesi". Dünya. 5 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Şubat 2020.
- ^ "Türkiye'de İllere Göre İnsani Gelişme Endeksi". dergipark.org.tr. Ocak 2017. 21 Aralık 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2019.
- ^ a b "Köppen-Geiger İklim Sınıflandırmasına Göre Türkiye'nin İklim Tipleri". dergipark.org.tr. Temmuz 2017. 5 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2019.
- ^ "İzmir ilinin adının kaynağı". İzmirni.com. 12 Mayıs 2010 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Eylül 2012.
- ^ a b c d e f g h i j k l "Tarihçesi". İzmir İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. 26 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Ağustos 2020.
- ^ "Tarih boyunca İzmir". Tunç Çağı-Çalışma Yönetmen Tekin Gün. Mootol,Kültür Sanat. 22 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ "Tarih boyunca İzmir". Araştırma yazısı, Yönetmen Tekin Gün. Mootol Kültür sanat, Mayıs 2017. 22 Ağustos 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
- ^ İnalcık, Halil (Ocak 2013). "Çaka Bey-İzmir Beyliği, 1081-1092". NTV Tarih, 48. s. 52.
- ^ Kemal H. Karpat (1985). Ottoman Population, 1830–1914: Demographic and Social Characteristics. University of Wisconsin Press. ss. 122-123. ISBN 978-0-299-09160-6. 9 Ekim 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ağustos 2013.
- ^ Karavasilis, Niki (2010). The Whispering Voice of Smyrna. Dorrance Publishing. s. 250. ISBN 978-1434952974. 27 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Mayıs 2021.
- ^ Ring Trudy, Salkin Robert M., La Boda Sharon. International Dictionary of Historic Places: Southern Europe 27 Temmuz 2020 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.. Taylor & Francis, 1995. 978-1-884964-02-2, p. 351
- ^ Morgenthau Henry. Ambassador Morgenthau's Story 20 Mart 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Garden City, NY: Doubleday, Page & Company, 1918, p. 32.
- ^ Robinson, ss.50-55.
- ^ Gaziemir – Seydiköy şube demiryolu
- ^ Panayi, Panikos (1998). Outsiders History of European Minorities. Londra: Continuum International Pub. Group. s. 111. ISBN 9780826436313.
- ^ MacMillan, Margaret (2003). Paris 1919 six months that changed the world (Random House trade paperback bas.). New York: Random House. s. 430. ISBN 9780307432964.
- ^ Stewart, Matthew (1 Ocak 2003). "It Was All a Pleasant Business: The Historical Context of 'On the Quai at Smyrna'". The Hemingway Review. 23 (1): 58-71. doi:10.1353/hem.2004.0014. ISSN 0276-3362.
- ^ Biondich, Mark. The Balkans: Revolution, War, and Political Violence Since 1878. Oxford University Press, 2011. p. 92 [1] 2 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.
- ^ Naimark, Norman M. Fires of Hatred: Ethnic Cleansing in Twentieth-Century Europe. Cambridge: MA: Harvard University Press, 2002, p. 52.
- ^ Rudolph J. Rummel, Irving Louis Horowitz (1994). "Turkey's Genocidal Purges". Death by Government. Transaction Publishers. ISBN 978-1-56000-927-6., p. 233.
- ^ Naimark, Norman M. Fires of Hatred 2 Haziran 2021 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., pp. 47-52.
- ^ "Kanun No. 2972" (PDF). 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 5 Nisan 2014.
- ^ "Kanun No. KHK/195" (PDF). 5 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 5 Nisan 2014.
- ^ "Kanun No. 3030" (PDF). 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi (PDF). Erişim tarihi: 5 Nisan 2014.
- ^ a b "Kanun No. 5216". 13 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Nisan 2014.
- ^ "Kanun No. 6360". 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Nisan 2014.
- ^ a b c d e "İzmir-İklim ve Bitki Örtüsü". cografya.gen.tr. 24 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2019.
- ^ "İzmir'in Coğrafi Özellikleri, İklimi". bilgiyelpazesi.com. 30 Haziran 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2019.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 12 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Temmuz 2019.
- ^ "Resmî İstatistikler - İzmir". Meteoroloji Genel Müdürlüğü. 16 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Nisan 2019.
- ^ "Tuik İstatistik Verileri".
- ^ "TÜİK Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Sonuçları, 2023". 28 Şubat 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 7 Mart 2024.
- ^ Durgun, Bülent. "İşgal Yıllarında İzmir'in Ekonomik Durumu". 25 Mart 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ekim 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 14 Şubat 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ekim 2023.
- ^ CİHAN, İZMİR (DHA) / (26 Oca 2015). "İzmir dünyanın en hızlı büyüyen ikinci şehri". www.hurriyet.com.tr. 29 Ekim 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ekim 2023.
- ^ "İzmir ihracatta yeniden dünya listelerinde". www.aa.com.tr. 29 Ekim 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ekim 2023.
- ^ "Mimari Tarihçe - Arkas Sanat Merkezi". 4 Ocak 2022. 20 Nisan 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir Arkeoloji Müzesi 95 yaşında bir çınar". Kent Yaşam (İngilizce). Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir Etnografya Müzesi". izmir.ktb.gov.tr. 7 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir Kültür Yolu Festivali sergileri sanatseverleri buluşturdu". www.aa.com.tr. 28 Ekim 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi". müzeler.org. 27 Mayıs 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Smyrna Antik Kenti". Smyrna Agorası. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Bostanlı Açık Hava Arkeoloji Müzesi". müzeler.org. 16 Aralık 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İnciraltı Deniz Müzesi - İzmir Dergisi - Yaşasın Dergicilik". www.izmirdergisi.com. 30 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "The Post". www.thepost.co.nz. 8 Eylül 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Turkey election trip: Izmir looks West amid growing conservatism". BBC News (İngilizce). 21 Mayıs 2015. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ Inc, Queer Networks (8 Temmuz 2018). "It Does Turkish LGBTQ+ People No Favors to Pretend Turkey Is a Homophobic Nightmare". Hornet. 19 Haziran 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir Pride'dan Emniyeti şaşırtan hamle: Yürüyüş, bir gün önce Bornova'da yapıldı". T24. 5 Temmuz 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir 10. LGBTİ+ Onur Yürüyüşü: Aktivistler, avukatlar, milletvekilleri ablukaya alındı, darp edildi". Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı. 6 Aralık 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'den LGBTİ Bireyler İçin Daire Başkanlığı". Onedio. 26 Eylül 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Tunç Soyer: "LGBTİ+'ların daha huzurlu ve mutlu yaşaması için elimden geleni yapacağım"". Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı. 22 Mart 2025 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Mayıs 2025.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 6 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Ocak 2020.
- ^ "EXPO 2026 İzmir, uluslararası ticareti canlandıracak". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 25 Ekim 2020. 29 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Ekim 2020.
- ^ "İzmir Avrupa Caz Festivali". festivaltakvimi.com. 25 Mart 2014. 9 Nisan 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 6 Mart 2015.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 23 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ocak 2020.
- ^ "Arşivlenmiş kopya". 1 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Ocak 2020.
- ^ "Okulumuzun Tarihçesi". www.aci.k12.tr. 28 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Temmuz 2020.
- ^ "Ana Sayfa". İzmir Özel Saint-Joseph Fransız Lisesi. 25 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 18 Eylül 2022.
- ^ "Ege Üniversitesi Leonardo Da Vinci Programı Ana sayfası". 7 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2012.
- ^ "Dokuz Eylül Üniversitesi Erasmus Programı Ana sayfası". 16 Şubat 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2012.
- ^ "Yaşar Üniversitesi Erasmus Programı Ana sayfası". 3 Şubat 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 23 Temmuz 2012.
- ^ "İzmir Basınının İlkleri". İzmir Kültür ve Turizm Dergisi, 35. 6 Şubat 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Ocak 2021.
- ^ a b c d e f g h i j k l m n o p q r s t u v w x y z aa ab ac ad "Kardeş Kentlerimiz". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 16 Mayıs 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Mayıs 2018.
- ^ "İzmir ile Çernivtsi arasında kardeşlik anlaşması". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 19 Aralık 2023. 19 Aralık 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Aralık 2023.
- ^ "İzmir'e yeni kardeş: Lefkoşa". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 24 Ocak 2019. 27 Ocak 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Ocak 2019.
- ^ "Saraybosna İzmir'in 25'inci kardeş şehri oldu". Cumhuriyet. 13 Temmuz 2022. 13 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Temmuz 2022.
- ^ "İzmir'in Tel Aviv ile kardeş şehir protokolü iptal ediliyor". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 13 Ağustos 2024. 17 Ağustos 2024 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ağustos 2024.
- ^ "İzmir ile Üsküp arasında kardeşlik anlaşması". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 24 Mart 2023. 24 Mart 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Mart 2023.
- ^ "Türkiye-Çin ilişkilerinde İzmir dönemi". İzmir Büyükşehir Belediyesi. 6 Eylül 2019. 13 Eylül 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Eylül 2019.
Dış bağlantılar
[değiştir | kaynağı değiştir]![]() |
Commons'ta dosyalar |
![]() |
Vikihaber'de haberler |
![]() |
Vikisöz'de alıntılar |
![]() |
Vikigezgin'de seyahat bilgileri |